Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Başbakanlık

image001

Osmanlının 30.uncu padişahı olan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağını kaldırdıktan sonra devlet teşkilatında yaptığı yenilikler arasında Dâhiliye, Hariciye ve Mâliye nezaretlerinin kurulması da vardır. 30 Mart 1838’de bir hatt-ı hümayunla; son Sadrazamı Rauf Paşadan, Sadaret yerine Başvekâlet ve Sadrazam yerine Başvekil tabirlerinin kullanılmasını istemiştir. Böylece kabul edilen Başvekil unvanı II. Mahmud’un ölümüne (2 Temmuz 1839) kadar devam etmiş ve Abdülmecid’in cülûsunda hükümetin başına geçen Hüsrev Paşa en geniş yetkilerle yine Sadrazam unvanını almıştır.

 Birinci Meşrutiyetin ilânından bir müddet sonra II. Abdülhamid tarafından kendisine Sadaret teklif olunan Ahmed Vefik Paşa  “Meşrutiyetin bir icabıdır”  diye,  Başvekillik makamını yeniden şart olarak ileri sürdüğünden,  4 Şubat 1878 de bu unvanla iş başına getirilmiş, kendisinden sonra Sadık Paşa da aynı unvanı taşımış ancak, dört ay geçmeden Mütercim Rüştü Paşa yine Sadrazam unvanıyla vazifeye tayin olunmuştur.

Mebûsan Meclisi dağıtılarak (13 Şubat 1878) meşrutiyet rejimi bilfiil kaldırıldıktan bir buçuk sene sonra, 29 Ağustos 1879’da Ârifî Paşaya tekrar Başvekil unvanıyla vazife vermiş ve 3 Aralık 1882 de Said Paşanın dördüncü defa Sadrazam olduğu tarihe kadar üç buçuk sene daha bu unvanın kullanılmasına devam edilmiştir. Bu müddet içinde Başvekil unvanını taşımış olan hükûmet başkanları sırasıyla; Said, Kadri, Said (ikinci defa), Abdurrahman, Said(üçüncü defa) ve Ahmed Vefik (ikinci defa) paşalardır.

Cumhuriyetin ilanından önce, Büyük Millet Meclisi’nin 25.4.1920 gün ve 5 numaralı kararı gereğince “Muvakkat İcra Encümeni” kuruldu. Bu Encümenin Başkanı, aynı zamanda Büyük Millet Meclisi Reisi olan Mustafa Kemal Paşa’dır. Bu Encümen, yeni temelleri atılan Türkiye’nin, hükûmet görevi yapan ilk icra organıdır.

Muvakkat İcra Encümeni üyeleri; Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından gizli oyla seçilmişlerdir. Encümenin, başkanı dışında 5 üyesi vardır. Heyete, daha sonra Mustafa Kemal’in teklifi ile Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Reisi olan İsmet Bey (İnönü) de katılır. Bugünkü ifadesiyle Genelkurmay Başkanlığı olan bu makam I. Cumhuriyet Hükûmeti’ne kadar kurulan kabinelerde, Bakanlık seviyesinde temsil edilmiştir.

Muvakkat İcra Encümeni’nin görevi, 2 Mayıs 1920’de kabul edilen 3 numaralı “B.M.M. İcra Vekillerinin Suret-i İntihabına Dair Kanun” gereğince sona erdi. Bu kanun uyarınca 3 Mayıs 1920’de, adaylar arasından, her bakanlık için ayrı ayrı oylama yapılarak  “Bakan” seçildi. Vekiller Heyetinin Başkanı aynı zamanda Büyük Millet Meclisi’nin Başkanı olan Mustafa Kemal idi.

23 Nisan 1920’de Ankara’da toplanan Büyük Millet Meclisi, sadece yasama yetkisini değil, aynı zamanda yürütme yetkisini de milli iradenin merkezini teşkil eden Meclis’de toplamıştır.

4 Kasım 1920’da kabul edilen 47 Sayılı Kanunla, İcra Vekillerinin seçimine dair          2 Mayıs 1920 gün ve 3 numaralı kanunda değişiklik yapılarak, İcra Vekilleri Heyeti’nin, Büyük Millet Meclisi Reisi’nin Meclis üyelerinden göstereceği adaylar arasından salt çoğunlukla seçileceği hükmü getirildi.

20 Ocak 1921’de, ilk Teşkilât-ı Esasiye Kanunu kabul edildi. Bu Kanun’un 9 uncu Maddesi, İcra Vekilleri Heyeti’nin kendi içlerinden birini başkan seçmeye amirdi. Bu hüküm gereğince yapılan seçim sonucunda Müdafaa-i Milliye Vekili Fevzi Paşa (Çakmak), İcra Vekilleri Heyeti Reisi oldu.

 Müdafaa-i Milliye Vekili Fevzi Paşa ( Çakmak ) tarafından kurulan ilk kabine üyeleri; Seriye Vekili Mustafa Fehmi (Bursa), Dahiliye vekili Celalettin Arif (Erzurum), Hariciye vekili Bekir Sami (Amasya), Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye vekili Dr.Adnan (İstanbul), İktisat vekili Yusuf Kemal (Kastamonu), Müdafaa-i Milliye vekili Fevzi Paşa -Aynı zamanda icra heyeti başkanı- (kozan), Erkan-ı Harbiye-i Umumiye vekili İsmet Bey (Edirne), Maarif vekili Rıza Nur (Sinop), Maliye vekili Hakkı Behiç (Denizli) olarak Büyük Millet Meclisi tarafından ayrı ayrı oylanarak seçildiler.

23 Nisan 1920 – 27 Ekim 1923 tarihleri arasında kurulan hükûmetler döneminde, Başbakanlık teşekkül etmemiştir. Bu dönemde kurulan hükümetler için İcra Vekilleri Heyeti, vekiller heyetinin başkanına da İcra Vekilleri Heyeti Reisi unvanları kullanılmıştır.

14.4.1923 tarihinde kabul edilen 384 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla, İcra Vekilleri Heyeti Reisi’nin; İcra Vekilleri Heyetiyle Büyük Millet Meclisi arasında vasıta, vekillerin danışma makamı ve müşterek görevlerden Reisin vekillerle beraber sorumlu bulunduğu kabul edilmiştir.

20 Ocak 1921 gün ve 85 Sayılı Teşkilât-ı Esasiye Kanunu’nun bazı  maddelerinin değiştirilmesine dair 29 Ekim 1923 gün ve 364 Sayılı Kanun’la Cumhuriyet ilân edilmiş ve bu Kanun’un 12. maddesinde Başvekil’in  Reisicumhur tarafından seçileceği hükme bağlanmıştır. Cumhuriyet döneminde “Başvekil” unvanı ilk defa bu kanunda geçmiştir.

 Bu unvan 10 Ocak 1945 tarihinde Anayasa dilinin sadeleştirilmesine yönelik çalışmadan sonra “Başbakanlık” adını almıştır.

 Anayasamızın 109.Maddesi Başbakan’ın; “Cumhurbaşkanınca, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından” atanacağına dair hüküm ihtiva etmektedir.

Bu gün Başbakanlık teşkilatının görev, yetki ve sorumluluğu; 3056 sayılı “Başbakanlık Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun” la düzenlenmektedir.