TÜRK AŞİRETLERİ

 

 

Yunus KOÇAK[*]

 

           Aksaray Polis Okulunda Öğretmen Emniyet müdürü olarak, polis öğrencilere ders verirken düşündüm. Mevzuatımıza göre, T.C vatandaşı olmayan polis olmak için Emniyet teşkilatına müracaat edemez. Ne mutlu bana ki, yüzde yüz Türk oğlu Türk Toplumu öğrencilere ders veriyorum. İçime doğan bir sevgi ve sevinçle.

          K.sınıfında bir öğrenciye: Hangi aşirettensiniz dedim,

         Öğrenci adını soyadını okul numarasını söyledikten sonra, “Müdürüm bizde aşiret olmaz. Allah vermesin, bende aşiretleri kabul edemem” dedi.

              Dedim ki: Tüm sınıf not alın bakıyım.         

     Anadolu ‘ya gelmeden evvel Türkler, Türkistan’da, Horasan’da, Hazar Denizi çevresinde ve genelde Türkler  Orta Asya kökenlidirler, orada yaşıyorlardı. 26.8.1071 tarihinde Van Gölünün 45 Km kadar kuzeyinde Malazgirt kalesi yakınlarında, iki ordu karşılaştı.

    Malazgirt meydan savaşı, Anadolu’nun Türk vatanı olmasına yol açmıştır. Bizans ordusu ile Türk boyundan Kınık Aşireti olan Selçuklu Türkleri arasında, yapılan savaş sonunda Bizans Komutanı Romanus Diogenes’in orduları yenildi. Türk Selçuklu aşiretinin başbuğu olan Alp Arslan komutasındaki Türk ordusu galip geldi. Bizans ordusu yenildikten sonra Rum ve ermeni olan Bizans tebasındaki ahali   İstanbul’a kadar çekildi.Yani Anadolu’yu boşalttılar.

          Bu tarihten sonra Türk Aşiretleri Anadolu’ya önce 24 aşiret boyu gelerek yerleşmişlerdir. Aşiretler genelde Oğuz Han’ın   oğullarının adını alarak aşiret adı olmuştur. Sonraki tarihlerde Anadolu’da atabeyliklerde baştaki Başbuğun adını alarak  anılmışlardır.

          Çocuklar, gelecek derste Türk Aşiret’lerinin beyliklere, Obalara,daha küçük birimdeki soylara verilen adlarıyla, anılan aşiretlerinin çoğunu anlatacağım. Ama asıl anlatmak istediğimi şimdi Söyleyeyim mi?

        Sevgili öğrencilerim: Eğer bu saydığım veya gelecek derslerde sayacağım aşiretlerden iseniz öz be ,öz Türk soyundansınız.

             1071 Savaşından sonra Anadolu’dan kaçamayıp kalanlar, Rum ve Ermeniler var. Onlar  asimile olarak Türk ve Müslümanlığı sonradan kabul edenler oluyorlar. 

            Tüm sınıfa müjdeliyorum. Türk aşiretleri soyundan olmasa idiniz. Polis olamazdınız. Zil çaldı.haydi teneffüse.

            İkinci saat sonunda öğretmenler odasında, çay içerken, tatlı sohbetler oluyordu. Adliyeden, Mülküyeden, diğer eğitim kurumlarından, Polis okuluna ders vermeye gelen mümtaz kişilerde vardır. Vali Yardımcıları da vardı.  Vali Yardımcısının birisi dedi ki,ben çayımı çabuk içeyim de Yunus Koçak Müdürümden soyumu öğreneceğim. Korkuyorum ki  Yad yabancı ırka çıkar diye espirisi ile söze başladı.

            Diğer öğretmen arkadaşlar arasında sohbet gerçekliğiyle meydana sürüldü. Tenkitler taktirler tartışması sonunda, hep birlikte beni taktir ederek, soylarını ,aşiretlerini öğrenmeye koyuldular.

                  

 Asıl Yazının Mevzuu olan Türk Boylarına giriş.                        

             

            Tarih kitapları yazar ki Türklerin ceddi Oğuz Han'ın oğullarıdır. Oğuz Han'ın oğulları esasta BOZOKLAR ve ÜÇOKLAR diye iki kola ayrılmışlardır. Ama bunların hepsi de Oğuz Han'ın altı oğlundan gelmedir.

             BOZOKLAR

            Oğuz Han'ın en büyük oğlu GÜN HAN'dır. Gün Han' ın dört oğlu olmuştur. Gün Han'ın ilk oğlundan KAYI BOYU üremiştir. İkinci oğlundan BAYAT BOYU, üçüncü oğlundan ALKAEVLI BOYU ve dördüncü oğlundan da KARAEVLİ BOYU çoğalmıştır.

     Oğuz Han'ın ikinci oğlu AY HAN'dır. Ay Han'ın ilk oğlundan YAZIR BOYU ,ikinci oğlundan CABER BOYU, üçüncü oğlundan DODURGA BOYU, dördüncüsün den DÖGER BOYU türemiştir. Bir başka kayıtta, bu dört boy 'un adının şöyle olduğunu gördüm: Yund, Düğer, Dodurga, Yabırlı.

 Oğuz Han'ın üçüncü oğlu YILDIZ HAN'dır Yıldız Han'ın büyük oğlundan AVŞAR BOYU, ikinci oğlundan ÇARlKLU BOYU, üçüncüden ise BEYDİLİ BOYU ve dördüncü oğlundan KARGIN BOYU zuhur etmiştir. Çarıklı Boyu'nun adının Kırık olarak yazılmakta ve anılmakta olduğu da anlaşılıyor.

 ÜÇOKLAR   

   Oğuz Han'ın dördüncü oğlu GÖK HAN'dır. Gök Han'ın büyük oğlundan BAYINDIR BOYU, ikinci oğlundan PEÇENEK BOYU, üçüncü oğlundan ÇAVULDUR BOYU, dördüncüsünden ise ÇEPNİ BOYU meydana gelmiştir.

   Oğuz Han'ın beşinci oğlu DAĞ HAN'dır. Dağ Han'ın ilk oğlundan SALUR BOYU ikincisinden EYMÜR BOYU, Üçüncüsünden ALAYUND BOYU, dördüncüsünden de YÜREGİR BOYU üremiştir. Yüreği Boyu' na Örken, Salur Boyu'na Salor ve ayrıca Karaman Boyu denmiş olduğu da yazılıdır kitaplarda. Oğuz Han'ın altıncı oğlu DENİZ HAN'dır. Deniz Han'ın büyük oğlundan İGDİR BOYU, ikinci oğlundan BEGDÜZ BOYU, üçüncü oğlundan YUVA BOYU, dördüncüden de KINIK BOYU türemiştir. Eğdir Bo­yu'na Iğdır Boyu da denilmektedir.

    Görüyorsunuz sevgili öğrencilerim, OGUZ HAN'ın oğullarını ve onlardan türeyen boy, aşiretleri şimdi şu güzel yurdumuza, Anadolu’muza bir göz atın, bütün bu saydığımız isimler, bir köy, Bir kasaba, bir yer ve aşiret adı olarak her bir yana nasıl da serpilmişler.

   KAYI BOYU önce Artukoğlulları sülalesini sonra da cihanın en büyük imparatorluklarından birisini Kuran OSMANOGULLARI'nı verdi. BEYDİLİ BOYU, bu boydan gelen aşiretler ise Anadolu’muza yerleştiler.

            Çocuklar benim de: Boyumla aşiret soyumla öğündüğüm, ilgim öğrendiklerim bu Beydili BOYUN'dan gelme olduğumdur.

     GÜNDEŞLl, KUYUMCU, BEYDİLl'den, ikiside Oğuz Boyun'dan. Anadolu'da Türk aşiretleridirler.

             Oğuz boyları 1071 tarihinden sonra Peyder pey çeşitli tarihlerde  Anadolu’ya gelerek yerleşmişlerdir.Genelde  Türkler batiniliğe inanırlardı. Çoğunlukla batını inanışta olmalarının sebebi Emevi Hükümetinin zamanında zalim Haccac’ın emrindeki Arap ordularının komutanı Kutaybe’ nin orduları Türk memleketlerini istila ettiklerinde ,Türklere akla hayale gelmedik zülümler yapmışlardı. Emevi’lerin dini içdihatlarından tiksinmişlerdi ki.Türkler Zaviye Müslümanlığına daha çok ısınmışlardı.Genelde Yes’i dergahında. Haydariyede. Horatta. Cürcanda. Meşhetde,Giylanda.Karamanda.Belh’de Buharada Bistam’daTürkistanda Horasanda Hz.Peygamber’in soyundan da geldiğine inanılan Seyyidler (Türkillerinde) oralarda kurdukları dergah Tekke, Zaviye’lere giren Türkler. Dini tasavvufta, gönlüleri mütmaiyn oluyordu.

            Türkler Asya’ya doğu Asya’ya yayıldıkca, Tasavvuf mektebi olan Sufizimde yayılıyordu. Mesela,Hindistan’daki Müslümanlar Nizamettin Evliyae.(Mahfilşiken)

Yine Kudbüddin Bahdiyar dergahı.Ayrıca :Burhanetdin Garip dergahı.

 Belh’te Bahaddin Velet Dergahı. Buhara ‘da Bahaddin Nakşibend dergahı.Tebriz’de Şemseddin-i Tebrizi Muhammed, dergahı.Giylan’da (Ceylan’da) İbrahim Zahidi Giylani dergehi.Yes’ide Howaca Ahmet Yes’evi dergahı.Bütün bu dergahların üstünde tasarrufe sahip olan Erdebil’de ki Şeyh Safi. Ve Şeyh Sadiretdin Dergahıdır.Anadolu’daki kurulan Ankara ‘daki Hacı Bayram dergahı Erdebil ocağına bağlıdır. Anadolu’da Hacı Bektaş Veli dergahı. Hoca Ahmet Yesevi Dergahına bağlıdır.Konya’daki Mevlara Celalettin Mevlana Dergahı. Tebrizli Şemseddin’e- bağlıdır.  Şemseddin Tebrizi Hacı Bektaş Veli’ye bağlıdır ki. Bu dergahlar Batini Tasavvufu sufi yetiştiren dergahlardır.Anadolu ‘da Osmanlı devletinin altın çağlarını yaşadığı günlerde. Erdebil Dergahına. Çırağ ahcası adı altında , kese kese altınlar gönderiyordu ki.Anadolu’daki konar göçerler ve yerleşim birimindeki Türk aşiretlerini  böylece daha iyi tatmin edebiliyordu.

           Fakat bir taraftan da Osmanlı devleti İdaresi   Tebaasındaki Türklerin Erdebil Dergahı ile bağlarını koparmak içinde çalışmalar yapıyordu.1514 yılından sonra tam manasıyla.Tedip hakkını kullanmaya başladı ki. Bütün Aşiretleri sık sık olduğu yerden İskan ederek sürgün süre, süre Batiniliğini ve Erdebil dergahını unutturmaya çalışmıştır.

           Kitapların yazdığına göre çeşitli tarihlerde padişah fermanları ile sürgüne gönderilen parçalanarak bölük bölük uzak yerlere sık sık iskan edilen Oba ,aşiretlerin bazılarının adları şunlar.

             Yatağanlı, Zülkadirli, Elbeyli, Abdalbeği, Çakırkanlı, Beğdili, Koyunlu, Sultanlı, Şeyhli, Tabanlu Kara Eşmeli, Bozkuyonlu, Harbendeli Gedüklü, Kaçarlı, Çaberli, Karacaaraplı Tatlı, Kuşlu Acurlu, Tuğşehlı. Kazlı, Çepni, Hacılı, Kılıçlı, Karaşeyhli, Büyük Salmanlı, Küçük Salmanlı, Gölgirli Kasıkcılı Sermayeli. Kıcılı Köseoğlu Karaafşarlı, Döğeroğlanlı, Nurlu Kınıkuşağı, Inallı, Imirdidarlı Behmişli, Hamadöğeri. Karayahlemurlu, Fetullahoğluları , Fetullahlı.Mahalli Yatamurlu, Erdoğlu, Dokuzhanlu harbendelisü Abdallu, Imirsancerli, Emiryusuf, Emirkarargöz,Fettahlu, Bozlu Bolatlı (Polatlı) Kızıl alitahtemurlu, Kayalı Kayılı, Ekra Kılıçlı, Recepli, Kapaklı, Bayındırlı, Karaşeyhli, Kürkçülü Bozdoğanlı, Karahacılı, Melmenci, Attinli, Cibalili, Çıblaklı, Senetlil, Samlı,Bayatlı Şambayatlı, Taslakhı, Saçıkaralı,

         Aşiretlerin NERDEN NEREYE  Sürgün Oldukları gelecek sayıda devem edecektir.

 

                                                                                                          Devam Edecek…

 

 

 

 

 

 

                                                                         

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

   * YUNUS KOÇAK

ANADOLUDA AŞİRET SÜRGÜNLERİ:2

           Ayrıca konar göçer yörüklere gelince, bazı aşiretler fermanlarda aşiret diye anılırken hazılarıda yörükler diye fermanlarda yer almaktadırlar, Bazıları il adıyla bazıları ilçe adlarıyla bazıları yayla adlarıyla anılmaktadırlar. Bunlar içinde sürgün fermanları mevcultur.

     Sürgüne gidenlcrden Naldöken yörükleri, Rum iliyörlikleri, Yanbolu yürükleri, Vize' yürükleri, Selanik yürükleri, Tekirdağ Yürükleri, Malkara yürükleri, Ergene' yürükleri',Ejdaran yürükleri Kocacık yürükleri.

      Kütahya, Yürükleri, Halep yürükleri, Ofcaybolu Yürükleri, Dukakın yürükleri, Kırşehri şürükleri Kamanice yürükleri, Akbayrak Yürükleri, Ankara Yürükleri, Denizli Yürükleri Aydın Yürükleri, İzmir Yürükleri, Manisa yürükleri. (Aynen bu isimler Türkmenlerin içinde tekrarlanıyor. Aynı kaynak aynı vesika padişah fermanları).

        Padişah fermanında pekçok sürgüne gönderilenlerden bazılarıda cemaat diye anılıyorlar bazılarıda bo­zulus Cemaatı, Kayı Cemaatı, Kütahya, Sandıklı, Kayı Camaatleri, Akkeçili Cemaatleri, Koyunlu Akcako­yunlu Cemaatleri, bazılarıda il, ilçe, yayla bölge adlarıyla sürgün edilen Türkmen adlarıyla Padişah fer­manlarıda adları geçmektedirler. Türkmenlerde sık sık sürgün edilirler taa Türkmenliginden  asimile etmenin nedeni olarak  padişahın ve çevresindeki üIamaların istediği şekil yönünden Tek mezheb olup İran Horasan Anayurt da alışık oldukları İrsi Oguz soylarına bağlarını gevşetmektir.İran Erdebil Dergahını unutturmaktır. dize gelinceye kadar türkmenelere dur durak yok sürgün edilirler.

           karahamzalı Göynüklü, Kaçulu, Karamusullu, Cüneyidi, Davutlu, Danişmetli, Türkmenleri, Afşar veya Avşar Karayürük taifesi, Bazı Aşiretler, Türkmen bazıları cemaat bazıları yürük bazıları taife olarak Fermanda adları geçerek sürgüne gönderilirler Karayürük taifesi, kacarlı Türkmenleri Bozcaali, Ahlatlı HALEP KIZIL­KEÇILt aşıreti cematı taifesi yürükleri Türkmenleri gibi Bedir Cemaatı MAMALI aşireti demircili boz uluslu yine boz ulusabağlı oğulbeğli Göçekli, izzettinli selimli gibi Hayatlu Tacırlu Tabanlu Ekratlu Yadlu sarıyerli Akkoyunlu Karakoyunlu Celidikli, Suruklu, Bozlu, Karakocalar, Kızılı, Ceritli, Urcanlı, Musacalı Akkuzul Dedeşii Çokşurlu Kulahak aybasanlı curaşlıkarımlı bu aşiretlerin daha sık sık sürgün edilerek, bir yerleşim birimine bağlı kalmalarına engel olunarak sürgün edilmelerinin  Devleti İslam Halifeyi müslüman devletli padişahımızın  ve saray erkanının.Niyetinin  Şu olduğu sanılmaktadır.Merkesi otorite kuvvetine daha iyi inanıp. Emri fermanları buyrukları kabul etmeleri için olsa gerekir der. ( Prf.Dr.Mustafa Akdağ)

          2. sebebi  İran.ile İlişkilerini kesmeleri için.Batini inanışlarınıda unutturmak gerekirdi.Bunun içinde çok katliamlar yapılmıştır.(aynı eser)

       PEÇENEKLERTürkleride Oğuz boylarındandırlar. Orta asyadan göçüp gelerek.1071 Malazgir! Savaşı'ndan çok evel Anadoluda toplu olarak yerleşip yaşıyan Aşirettirler.

BATINI İNANIŞ

          Daha evvel Anadoluya geldikleri için Hıristiyanlığı pek çoğu kabul etmişlerdir.1071 Malazgirt  Savaşı başlamadan Bizans komutanı peçeneklere Hiristiyan oldukları için çok güveniyordu. Savaş kızışınca, Peçenekler hasım ordunun Selçuklu Türklerinden olduğunu anladılar, Bizans ordusunu içten vurarak yenilmelerine neden oldular. Böylece Anadolu kapılarının Horasan Türklerine açılmasına Peçenek Oğuzlarının katkısı büyük olmuştur.

        Peçenek Türkleri 800 binden fazlasının Balkanlara geçerek Sarusaltuk Baba'nın himmetiyle Müslümanlığı kabülenip dopruca ve çevresinde Müslümanlığın yayılmasında da payları olmuştur. Ana­dolu'da kuvvetli ve toplu olarak bulunurlarken bu aşiretin Anadolu'da kalanlarnı ise Padişah fermanı ile  her tarafasürgün edilmişler  birer küçük köy toplu­lugu kadar parçalara ayırarak 52 yerleşim biriminde iskanları yapılmış zamanımızda 28 yerde bulunan yer adı mevcuttur.

       Kayı Aşireti'de Oğuz türklerindendir. Osmanlı beyliğinin başında bulunan Osman Beyde Kayı aşiretine mensuptur asil adı İse.  Otman’dır Kayı aşireti beylik döneminde hatırı sayılır aşiret iken, Imparatorluk Kuvvetlenince Kayı aşireti bile sarayın ve devletli Padişahın fermanları ile parçalanarak 94 yerleşim biriminde iskanları yapılarak sürgün edilmişlerdir. Ancak zamanımızda 25 yer adı bulunmaktadır.

       Kınık Aşireti, Oğuz Türklerinden olup. Horosan'dan Anadolu'ya gelerek toplu yerleşim yerlerinde bu­lunurlarken ilkin seksen bir yere bölünerek iskanları yapılmış zamanımızda 46 yer adı mevcuttur. 'Selçuklular Kınık Boyu'ndandır.

        Bayındır Aşireti de Oğuz Türklerinden olup toplu olarak bir il ve sancaklarda bulunmalarının mahsuru Göz önüne alınarak pek çok parçalara ayrılmış, pek çok yerlerde iskana tabi tutulmuş. zamanımızda 27 yer adı vardır.

             Eymürler de Oğuz Türklerinden bir aşirettir. Akkoyunlular barak ve bayındırlar aynı soydan ve aynı aşiret lerdirler. Uzun Hasan'ın tarafını tuttuklarından Fatih Mehmet'in tarafından sevilmemiş. Kahrı gazaba uğramış. diğer sonraki padişahlarda çeşitli yerlere iskan etmişler ancak zamanımızda 28 yer adı kalmıştır.

            (Çavundur Aşiretide Oğuz Türklerindendir. Bunlarda sürgünden nasiplerini almışlar 21 yerleşim yerlerine iskan edilmişler zamanımızda 17 yer adıdır.

            Kızıklar Oğuz Türklerinden bir aşiretin adıdır. Parçalanarak 28 yerleşim birimlerine iskan edilmişlerdir. Ancak. Zamanımızda 21 yer adıdır.

             ÇEPNİ  Aşireti Oğuz Türklerindendir Hasan Dede'nin karısının birisi Çepni aşiretindendir. Hasan Dede Padişah  2. Selim nezdinde. Çepnileri hifsi himaye etmiş Çepni aşireti Batiniliğe  gönülden bağlıdır.bu tutumundan dolayı  Balkanlara sürülen olmuştur.                    .       Anadolu'da çok yerin adı dır  Çiçekdağı Çepni köyünde incelemeler yapılmış . Adı Çepni olmayan, pek çok köylerde akrabaları vardır.Bu Aşiret ayrı köylere sürülmüştür.

           Yivalar Aşiret di  Oguz  Türklerinden olup , padişah bunları çeşitli yerlere iskan etmiştir. Toplu olarak bir sancak bir ilde yaşamalarının sakıncalarını göz önüne alarak her tarafa dağıtılmıştır, pek çok yerden Göç  nedeniyle adları silinmiştir. Zamanımızda 19 yer adıdır.

      Kargınlar Oğuz Türklerinden Aşirettirler.Padişah Alp Erenlerinin başı olarak Hacıbektaş-ı Veli 'yi tanıdığı için.Alp Erenleride el Ele el Hakka ilkesinden.Dede Kargın Aşireti Anadoluda çok geniş bir Aşirettir.Ocakların intisapları(şeyh çoban İbrahim,Dede Kargına. O Garip Musaya. O da Hıdır abdal Sultana, O Hacı Bektaşa Veli ye Bağlıdır.Padişah Vakıf Giderlerini Hazineden böyle karşılamaktadır ).İlerde İllerdeki yatırlar ve tekkeler türbeler. Zaviyeler Dergahlar.Halife Padişahların bu yerlere bağladığı Evkafları anlatılaıcaktır.

       Alayunlar Oğuzların Türk Aşiretlerindendirler. Horasan'dan Anadolu'ya gelmişler toplu olarak İl olarak nerelere yerleşmişler iyice bilinmemekte dir. Padişahın sürgün Fermanından gittikleri yerlerin bilindiğinden.Konar göçer olanları kalabalık olduğu anlaşılmaktadır.her tarafa iskan edildiği biliniyor Yerleşim yerlerinde adları değişmiş olmaktadır.Vergi kitaplarında.yer adı değildi Mükellefleri Alayunlar diye geçiyor.

        Iğdırlılar Oğuz Türklerinden bir Aşirettirler  pek çok Iğdır kaynaklarda Iğdırlıların incelenmesinde.  İlk yerleşim birimlerinden 500.000 ev iskan edilmiş olup kayıtlarda mevcut isede ıran'da Kaşgar'da, Anadolu'da Oğuzların bu boyunun kalabalık aşiret olduğu bilinmektedir. Bazı yerleşim birimlerinde Batinilik inanışından eyozlaşma mevcut. ise de çoğunluk yerleşim birimlerinde Erdebil ocağına. Sempatileri vardır ve Batinilik inanclarına bağlıları çoktur.

               Dodurgalılar Oğuz Türklerinin bu mühim Aşireti Türkistandan veHorasan'dan Mehmed Dede Sultan emrinde onunla Anadolu'ya gelmişlerdir. çorum'un Iskilip ve Osmancık Merzofon Amasya çevresine yerleşmişler Türk Irk ve irsi soylarına çok bağlıdırlar bu sıkı bağlılıklarından dolayı olacakdır ki, tekrar tekrar sürgün edilmişler uzak yerlere iskan edilmişler. Böylece çoğu ,Batinilik inanclarından yozlaşmışlardır. Zamanımızda 14 yer adıdır.

          Yazır Aşireti Türkistandan ve Horosan'dan gelen Oğuz Türkleridirler. Yazır Aşireti Beğdili Aşireti iç içe akrabadırılar fikir birliği içindedirler. Bunlar ilkin Hasan Dede'ye bağlıdırlar.Vergiyi öyle verirlerken Katliam ve Padişahın gazabından kurtulmak için başka isimler kullanmış oldukları İdari taksimat kitabı şerhinden.böyle anlaşılmaktadır.(800 000)seksen bin hane ile Halep, Rakka ya sürgün oldukları Ferman numarası ile bilinmektedir.Rakka dan Hama dan kaçıp Anadoluya gelenler. Kaçaklar Yazır aşiretindeniz demişlerdir. 23 yerde bu aşiretlerin  adları mevcuttur.

       Sungurlu'nun Yazır köyünün vergi kavanininde Mükellef şerlerinden, anlaşılmıştırki Doğuya Halep ve çok uzak yerlere(Suriye ,Şam) sürgün edilmişler katliam ve padişahın gazabından korktuklarından bazı sürgün yerlerinde kalanların, şimdi Türkçeyi Unuttukları oralardaki araştırmalardan anlaşılmaktadır.

             Beydili, Badrik, Urcan.Aşiretlerinden zamanımızda alınan haberlere göre.Halep ,Hama, Humus, Şam.hemde şehir merkezlerinde.90 bin hane Tükce konuşan Oguz Aşiretleri bulunmaktadır.Ayrıca Suriye’nin içinde Antep sınırından Belih çayı boyunca çalın yatağının verimle arazisi üzerinde sağlı sollu yerleşen taa Rakka Şeker Fabrikasına kadar Şu zamanımızda 170 pare köy mevcuttur. Bazıları Bazıları dil yönünden ve batini inanışlarından asimile olanlarıda vardır.Bunların Anadoludan. Sürfün fermanları tarih ve  sayı  numaraları elimizde mevcuttur.              

       Salurlar Oğuzların Türk boyundan olan bu aşiret toplu olarak Anadolu'ya gelmişlersede İran daki Erdebil Dergahının sempatisi oldukları tesbit edildiğinden Padişah Sürgün fermanları ile çeşitli uzak yerlere iskan ederek yozlaşmışlardır. Zamanımızda 23 yer adı kalmıştır.

           Bayatlılar Oğuzlann Türk Aşiretidirler. Bu boy Korkut Ata gibi Füzülü Sultan gibi Hz. Peygamberin soyuna Ehli Beytine canı gönülden bağlı pek ulu kişiler bu aşiretin mensubudurlar,  Amasya da Mesudiye dergahının piri olarak bilinen.1240 yılında Baba-i  isyanı olarak bilinen isyanın elebaşısı Baba ılyas ve Baba Resul da Bayat aşiretindendirler. Baba'yı iSyanı bastırıldığında bu aşiret tamamen katliam yapılmıştır. Geri kalan harp malülleri kör topal ihtiyar sakat kalanları da çeşitli yerlere sürgün edilmişlerdir çoğunun Türklük soyuna irsi bağınınçözülmesi olmuşsada. Pek çoğu Batini inanışlarına bağlıdırlar

Zamanımızda 32 yer adıdır.

                Selçuklu İmparatorluğu hükümdarları İlk zamanlarında BAYAT aşiretine ve Baba İlyas’a Baba İsak’a çok değer vermişler.Valilerden Vezirlerden Devlet erkanından.Pek çok müridi bulunan Baba İlyaz’ adına. Maraş. Elbistan ,Kepsut. Malatya, Sivas, gibi Büyük İl ve sancaklarda Adına kurulan dergahlara Vakıflar bağlamışlardır.Veziri Azam Sadirettin Konya da Padişah olunca.1240 yılında Babalıların isyanı başlamış isyanı Hükmet Frenkistandan paralı askerler de getirtmiş çok zor bastırılan bu isyanın sonu. Babailere ve Batinilere. Bayat aşiretine çokmu çok sayısız kadliamalara malolmuştur.

            YüregilIer Oğuz Türklerinden Yüregiller Aşireti çoğu Anadolu'da Yürgiller yürürler yürük'ler yürgiller olarak anılırlar büyük sürgünlerle katliamlarla yürgiller asimile olarak Anadolu'da Konar göçerliği. koyup yerleşim hayatını sevmezler. İsimleri yer adından ziyade Şehir.Kasabalara ilçelere illere anılmaktadır yerleşmişlerdir. Adana, Amasya, Ankara, Kastamonu, Kayseri, Çankırı, Kütahya, Sivas, Sultanönü, Teke, Trabzon illerine yerleşmişlerdir.Bunlara Felan il yürüğü felan ilçe yürüğü diye anılırlar.Gergi mükellef kayıtlarında da ....İl ,yürüğü... ilçe yürüğü diye kayıtlıdırlar.Horasandaki bağlı oldukları Ocaktan ve batini inanışlarından ve eski Aşiret geleneklerinden.İrsi ırk Türk soylarına sıkı bağlılıklarından çözülmeleri için..Padişah emri fermanı ile toplu bulundukları yerlerden sürgün edilerek  aşiret uzuk yerlere 44 yerleşim birimine iskan edilerek yerleştirilmiştirler.

         Afşarlar (Avşarlar) Oğuz boylarının mühim bir koluda Afşar Türkleridir.Türkistanda Howaca Ahmet Yeisivi dergahının Halifesi olarak Hacı Bektaş Veli bulunurken

     Yes'i dergahından Nasip Alan  Afşar Baba’sultan refakatında Anadolu'ya gelmişlerdir. Bu Aşiretin bir olunuz, birlik olunuz, iri olunuz, diri olunuz toplu yerleşiniz halifem Aşfar Baba'dan ayrılmayınız emirlerini Hacıbektaş-ı Veli'den aldıklarını bilen  Padişah Bunlardan çekiniyorki. Husref paşayı görevlendirerek sordurmuş.Paşa raporunda. Bu Aşiretin Avşar Babanın mürütleri olduğunu. İslam olmakla Batını inanışla. Hz. Peygamberin Ehlibeytine Samimi bir sevgi bağı ile bağlı kaldıklarını söylemişlerdir Padişahda. Bu aşireti toplu olarak bir yerde kalmalarından kuşkulanmıştırki, sık sık sürgün ederek uzak Yerlere'iskan etmiştir.

            Padişah Afşar aşiretini her ile, her sancak'a, her İlçenin köylerine bir ferman buyurukla Yerleştirmiştir. Kayıtlarda 86 köy yerlerine dağıtılmışlardır. Zamanımızda 53 yer adı halen devam etmektedir.

          Aksaray Mepusu Besim Atalay Atatürkün emriyle. Kırıkkale'nin Afşar köyünde sorup soruşturmuştur. Atatürk’e verdiği raporunda.Pek çok Afşar köylerinin yinede' batini inanışta devam ettiklerini bildirmişlerdir.

             Büğdülar Oğuz boylarının bukoluda Türklerin mühim aşiretleridir. Rahmetlik Sayın tarihci Enver Behnan Şapolyo . Anlatmıştı. Çok girişgen çok cesur olurlar. Bu Aşiret Iran hükümdarı Nadir Şahın bir teklifini Osmanlı halifesi Padişahına getirerek kabenin dört cihetinin beş cihet beşgen yapılmasını dört sünniyül mezhebin kabulü ile beşgen yapılarak kendilerinin de Şii olduğundan şii aleminin rahatlaması için kabenin beşgen yapılması için halifenin huzurunda iddia ettiklerinive Böylecede. İran Safevi devleri ile Osmanlı Devleti arasındakı kanlı katillik savaşlara ve tüm sürtüşmelere de son vereceğini Helyife  padişahı ikna etmeşlerdir  Halife padişahaın da ülamaye sorarak: Siz Ekrad mezhebsiniz Ekrad olarak kalınız dediğini o zaman kadar büğdülerin kürtlüğü kabul etmediklerini ondan sonradır ki Ekrad mezheb (kürt). mezhep olarak anıldıklarını Türk Aşiretinden olan zazaların.Alevi kürtler olduğunu söylemişlerdi.           

Anadoluda Zaza’ların durumunun böyle olduğunu da anlatmıştı.Tarihci hocamıza Allah rahmet eylesin.Gelecek sayıda Zazaların Türkceden nasıl uzaklaştıklarını Dil yönünden nasıl asimile olduklarını Okuyacaksınız.Oguz Türk Aşiretlerinin Anadolumuza ve Balkanlara nasıl dağıldıklırını yerleştikleri İlleri ilçeliri köyleri gerçek vesikalarla bulacaksınız.

TÜRK AŞİRETLER ÇAĞIN GAZETE’SİNDE DEVAM EDECEKTİR .

          *Emekli Emniyet Müdürü.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



[*] Emekli Emniyet Müdürü